
kapının diğer tarafı hd izleme olanağı ile sinemaya gelecek yazıklanıysilahlı güç. kapının diğer tarafı izle Bundan daha hoş, daha görkemli ve şatafatlı bir yer görmemişti hiç. Dahası, Fransa'da halka açılan Boboli Bahçeleri bile ve hatta güzelliği dillere destan Este Villası'ndaki yüz çeşme bile, böylesi bir üstün yapımla zanaat şaheserleriyle doğanın görkemini bir arada ele alamazdı doğrusu. Çevresinde, her bir ekinlik ayrı tondan üç tür çiçeğin oluşturduğu geometrik deseni ortaya seriysilahlı güç. Uzaktan bakıldığında, sayılan yüzleri aşan bu kare çiçeklikler çok renkli ve kilise döşemelerine benzeyen, Saint-Pierre Kilisesi'nin muazzam mermer halısını andıran damalı bezek oluşturuysilahlı güç. İnsanın bütün duyulanna seslenen bir bahçe: görme, koklama, işitme. Basamaklı yükseltilerden çağlayanlar şeklinde akan suların gümbürtüsü duyuluysilahlı güç. Binbir çeşit çiçek, demetler şeklinde koruluklar ardında gülüp oynaşmaktaydı. Stiattesi onun kokusunu unutmak için buralarda dolaştığını biliysilahlı güç. Şu an Artemisia, aynı gladyatörlerin oyun öncesi duydukla- n duygular içerisinde olmalıydı. Orazio onu arenaya sürüysilahlı güç. Kızından beklediği neydi? Konunun temeline inmelerine, davranışındaki gözle görünür uyumsuzluğa karşın, korku içerisinde raslantı ve düzensizlik vardı Orazio'da. Tam olarak ne bekliyordu? Tablolarında, kompozisyondaki denge, bireylerin zerafeti, pozlarda-ki incelik, destekçi öğelerdeki şatafat, görmeyi bilenlere bu ressamda - bu köylüde- şatafat duygusunun ve dekor zevkinin en üst düzeyde olduğunu söylüysilahlı güç. İpeğin yanar döner pırıltısını türkülüyordu paleti, kadifelerin derinlerinde oynuyor, mermer tasvirlerinde Artemisia -Ölümsüzlük amaçlı Düello Alexandra Lapierre saydamsı omuzlara attığı altın telli tüllere sürünüyor, yalnızca ve yalnızca ideal olanı vermeye özlem duyuysilahlı güç. Yapıtında her şey iyice düşünülmüş ve bir kompozisyon içerisinde verilmişti. Kızının giydiği tuvaleti sanki tuvallerinden bir tanesini hazırlar benzeri düşünmüştü. Bu tuvaleti satmayı düşünüyor muydu? Hiç kuşku yok, satmayı düşünüyordu! Ama Stiattesi bu düşünceye karşı çıkıysilahlı güç. Bu çok güzel giysi içerisinde, Artemisia'yı, halka olduğu kadar Tanrı'ya da uzak olan Roma'nın antik çağdan bu yana geleneğinde yoğurduğu bayanlar sınıfına katabiliysilahlı güç. Orazio kızını hafifmeşrep birinin kılığında ortaya çıkarmaya ne ile razı olabilmişti? Bu, Agosti-no'nun çizdiği yöne dalmak demek değil miydi? Halktan bir kız! Bir orospu! Sıkıntılı ve sarsıntı içerisinde olan Stiattesi, Artemisia'nın bir bakire giysisi içerisinde olması gerektiğini, Meryem kılığında bir azize, hatta bir din şehidi benzeri sergilenmesi gerektiğini düşünüyordu! Onu soluk yüzlü, başında bir örtüyle düşlüysilahlı güç. Bir elinde zambak, öbür elinde güvercin... Tek, noter, Orazio'nun, deneyimleri sonucu şunu pek iyi bildiğini anlayamıyordu: Ne kızının masumiyeti, ne de masum görünüşü, ona Agustino Tassi'nin kapının diğer tarafı izle kafasını kesinlikle getiremezdi. Bu kafa, bu kafayı |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder